NAMUSUMUZ OYLANACAK…

KAĞAN

NAMUSUMUZ OYLANACAK…

Celal ÇETİN
celal2023@gmail.com

12 Eylül 2010. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve Türk Milleti’nin kader oylamasının yapılacağı tarih.

Bu öyle bir tarih ki, Türk Ordusu’nun tasfiyesi oylanacak. Türk Milleti’nin tüm mukaddesatı oylanacak. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bölünmez bütünlüğü oylanacak. Kısaca bu tarihte “ölmek mi yaşamak mı?” sorusunun cevabı verilecek.

12 Eylül’de yapılacak referandumun sonucu, bugüne kadar izlenen politikaların devamı anlamına gelecek. Örneğin açılım adı verilen, Atlantik ötesinde planlanmış ayrışma planları devam edecek. İmralı’nın önü açılacak. Etnik ayrışmaya son şekil verilecek. Bazı kişilerin seslendirmeye başladığı, “birlikte yaşamaya mecbur muyuz?” sorusuna, “hayır değiliz. Artık federasyonun zamanı geldi” cevabı verilecek.

Bu gelişmelerin karşısında duran Türk Ordusu’nun tasfiye süreci tamamlanacak. “Kandil’e NATO askeri davet edilecek." Bugün Kandil’e gelecek NATO (ABD) askerinin günün birinde Ankara’ya da gelebileceği kuşkularını dile getirmek mümkün olmayacak.

Bugün İslam’ı referans aldıklarını savunanlar, ezanın sesini kısmanın ötesine geçebilecek, A(B)D’nin talepleri ile İslam’ı Protestanlaştırabilecekler. “Ilımlı İslam Cumhuriyeti” önünde hiçbir engel kalmayacak.

Türk Ordusu Türk Milleti’nin namusudur. Türk Ordusu, her türlü iftiraya karşın bu ülkede ezanların koruyucusudur. Tarladaki ekininin, genç kızın namusunun, hatta başındaki türbanının koruyucusudur. Kandil’e gelecek NATO (ABD) askerinin Irak’ta kirlettiği namusun Türkiye’deki teminatıdır. Türk Ordusu ülkenin bütünlüğünün tek güvencesidir.

Şu andan itibaren Türk Ordusu’nun şahsında Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve milletinin kaderi sözkonusu.

Bu millet namusunu oylayacak. 13 Eylül sabahı Türkiye ya karanlığa ya aydınlığa uyanacak.

Referandumda EVET diyenler, gelecekten sorumlu olacaklar. HAYIR demek Çanakkale’de, İstiklal Savaşı’nda ve Batı emperyalizminin taşeronu PKK kurşunu ile toprağa düşen kınalı kuzulara borçtur.